Merak etme yazmıyacağm sana ...
Merak etmeyeceğim....ÜZMEYECEĞİM
Aklına gelmiyorsam...elbet zamanı gelmiştir.
Yolların ayrılma.....
Hedeflerin değişme zamanı
31 Mayıs 2014 Cumartesi
İçime ATTIM bana ağır gelen tüm gerçekleri...!
SUSTUM !! Yuttum soğuk SESSİZLİĞİ..!
Suçlamadım suçlayamam KİMSEYİ..!
ÇÜNKÜ ben getirdim bu hale KENDİMİ..!
Gitmeler yormaz gelmeyecek BİRİNİ beklemek kadar...!
Ve hiçbirşey bir kargaşanın içinde YALNIZ kalmak kadar koymaz...
Hep bildim YERİMİ Ne bir adım GERİ DE ne bir adım ÖNDE...!
Şimdi bu yorgun ve yanlız SAAT'TE hesap soruyorum YÜREĞİME..
SUSTUM !! Yuttum soğuk SESSİZLİĞİ..!
Suçlamadım suçlayamam KİMSEYİ..!
ÇÜNKÜ ben getirdim bu hale KENDİMİ..!
Gitmeler yormaz gelmeyecek BİRİNİ beklemek kadar...!
Ve hiçbirşey bir kargaşanın içinde YALNIZ kalmak kadar koymaz...
Hep bildim YERİMİ Ne bir adım GERİ DE ne bir adım ÖNDE...!
Şimdi bu yorgun ve yanlız SAAT'TE hesap soruyorum YÜREĞİME..
30 Mayıs 2014 Cuma
29 Mayıs 2014 Perşembe
28 Mayıs 2014 Çarşamba
27 Mayıs 2014 Salı
Yozgat Sürmelisi
Dersini almışta ediyor ezber
Sürmeli gözlerin sürmeyi neyler
Bu dert beni iflaz etmez del eyler
Benim dert çekmeye dermanımmı var
Sürmeli güzel gözlü sevgiliye bir hitaptır.Eskiden genç kızlar dışarıya
çıkarken gözlerine sürme çekerlerdi ve gözleri daha alımlı olurdu.
Bol feracelerinin içinde sadece gözleri görünürdü kızların.
Yozgat sürmelilleri yaşanmış öykülerinin getirdiği birer sevda.hatta karasevda
türkülerdir. Bu bir anlık sürmeli gözlere bakış,yüreklerde büyük aşklara kara
sevdalara başlanmış olur kor düşen yürekler sessiz sessiz yanar ataşini genişletir
ve ağızlardan sürmelinin sözleri olarak dökülür.
Söylenen sözlerde acı vardır,hasret vardır,gurbet vardır.
Sürmelileri dinlerken bu kadar duygulamamızın sebebi bu sürmeli öykülerinde
yakaladığımız duyguların kendimizdede bir yeri, bir acısı olmasındandır.
Kısaca kendi aşklarımızı,hasretimizi buluruz Yozgat sürmelerinde.
Sürmeli Beyin en tanınmış türküsü
Of offf!
Yozgat seni delik delik anam delerim
Kalbur olur toprağını anam elerim
Vay vay anam sürmelim
Eğer sürmelini yitirirsen anam
Koyun olur peşin sıra melerim
Vay vay anam sürmelim
Of off ! Çamlığın ardında bir yuva yaptım
Yuvamın içinde sürü otlattım
Ben sürmelimi gurbete attım
Vay vay anam sürmelim
Sürmeli gözlerin sürmeyi neyler
Bu dert beni iflaz etmez del eyler
Benim dert çekmeye dermanımmı var
Sürmeli güzel gözlü sevgiliye bir hitaptır.Eskiden genç kızlar dışarıya
çıkarken gözlerine sürme çekerlerdi ve gözleri daha alımlı olurdu.
Bol feracelerinin içinde sadece gözleri görünürdü kızların.
Yozgat sürmelilleri yaşanmış öykülerinin getirdiği birer sevda.hatta karasevda
türkülerdir. Bu bir anlık sürmeli gözlere bakış,yüreklerde büyük aşklara kara
sevdalara başlanmış olur kor düşen yürekler sessiz sessiz yanar ataşini genişletir
ve ağızlardan sürmelinin sözleri olarak dökülür.
Söylenen sözlerde acı vardır,hasret vardır,gurbet vardır.
Sürmelileri dinlerken bu kadar duygulamamızın sebebi bu sürmeli öykülerinde
yakaladığımız duyguların kendimizdede bir yeri, bir acısı olmasındandır.
Kısaca kendi aşklarımızı,hasretimizi buluruz Yozgat sürmelerinde.
Sürmeli Beyin en tanınmış türküsü
Of offf!
Yozgat seni delik delik anam delerim
Kalbur olur toprağını anam elerim
Vay vay anam sürmelim
Eğer sürmelini yitirirsen anam
Koyun olur peşin sıra melerim
Vay vay anam sürmelim
Of off ! Çamlığın ardında bir yuva yaptım
Yuvamın içinde sürü otlattım
Ben sürmelimi gurbete attım
Vay vay anam sürmelim
BİTLİSTE BEŞ MİNARE
Bitliste Beş Minare
Bitlis birinci dünya savaşından önce nüfusu 30000'dir lakin savaş
çıkınca halk göç eder ve nüfus 3000'e düşer.
Kurtuluş savaşında baba ile oğlu savaşa gider savaş biter ve baba ile oğlu
şehre geri dönerler bir tepede baba heycandan'mıdır yoksa yorgunluktanmıdır
bilinmez o tepeden memleketi Bitlise bakamaz ve oğluna sorar
Bitliste ne kaldı.
Oğul (Baba Bitliste beş minare kaldı)
Baba;başlar türkiye Bitliste beş minare beri gel oğlen beri gel
Bitliste beş minare
Beri gel oğlan beri gel
Yüreğim dolu yare
Beri gel oğlan beri gel
İsterem yanan gelem
Beri gel oğlan beri gel
Güzelim benden kaçma
Beri gel oğlan beri gel
Doksan dokuz yaram var
Beri gel oğlan beri gel
Bir yarada sen açma
Beri gel oğlan beri gel
Bitlis birinci dünya savaşından önce nüfusu 30000'dir lakin savaş
çıkınca halk göç eder ve nüfus 3000'e düşer.
Kurtuluş savaşında baba ile oğlu savaşa gider savaş biter ve baba ile oğlu
şehre geri dönerler bir tepede baba heycandan'mıdır yoksa yorgunluktanmıdır
bilinmez o tepeden memleketi Bitlise bakamaz ve oğluna sorar
Bitliste ne kaldı.
Oğul (Baba Bitliste beş minare kaldı)
Baba;başlar türkiye Bitliste beş minare beri gel oğlen beri gel
Bitliste beş minare
Beri gel oğlan beri gel
Yüreğim dolu yare
Beri gel oğlan beri gel
İsterem yanan gelem
Beri gel oğlan beri gel
Güzelim benden kaçma
Beri gel oğlan beri gel
Doksan dokuz yaram var
Beri gel oğlan beri gel
Bir yarada sen açma
Beri gel oğlan beri gel
26 Mayıs 2014 Pazartesi
Çabuk tükettim ömrümü,yarınlarımı,umutlarımı, duygularımı.
Geri dönüşü olmayan bir tüneldeyim oyunun adı " HAYAT " baş rolde BEN
yardımcı oyuncular ACI VE GEÇMİŞİM " Senaryo konusu" herşeye rağmen
mutlu olmak sanatı: ve OYUN bitti perdeler indi ışıklar söndü. Kendimden
yoruldum hayattan yoruldum AMA HERŞEYE RAĞMEN HAYAT DEVAM EDİYOR
HASTANE ÖNÜNDE İNCİR AĞACI
Komşu kızıyla beşik kertmesi olan genç askerde vereme yakalanır.
Hava değişimi olarak Yozgat'a Akdağmadenine gelir.
Sözlüsünün ailesi gece kızlarını göstermek istemez.
Getavi için İstanbul'da hastaneye yatar,pencereden gördüğü
incir ağacından ilhamla aşağıdaki türküyü söyler.
Yakalandığı amansız hastalıktan kurtalımayarak hastanede ölür.
Ailesi cenazesini Yozgat'a getiremez,İstanbulda kalır.
HASTANE ÖNÜNDE İNCİR AĞACI
Hastane önünde incir ağacı
Doktor bulamadı bana ilacı
Baş tabib geliyo zehirden acı
Garip kaldım yüreğime dert oldu
Ellerin vatanı bana yurt oldu
Mezarımı kazın bayıra düze
Benden selam söyleyin sevdiğim gıza
Başın koysun,karalar bağlasın
Gurbet elde kaldım die ağlasın
Komşu kızıyla beşik kertmesi olan genç askerde vereme yakalanır.
Hava değişimi olarak Yozgat'a Akdağmadenine gelir.
Sözlüsünün ailesi gece kızlarını göstermek istemez.
Getavi için İstanbul'da hastaneye yatar,pencereden gördüğü
incir ağacından ilhamla aşağıdaki türküyü söyler.
Yakalandığı amansız hastalıktan kurtalımayarak hastanede ölür.
Ailesi cenazesini Yozgat'a getiremez,İstanbulda kalır.
HASTANE ÖNÜNDE İNCİR AĞACI
Hastane önünde incir ağacı
Doktor bulamadı bana ilacı
Baş tabib geliyo zehirden acı
Garip kaldım yüreğime dert oldu
Ellerin vatanı bana yurt oldu
Mezarımı kazın bayıra düze
Benden selam söyleyin sevdiğim gıza
Başın koysun,karalar bağlasın
Gurbet elde kaldım die ağlasın
Cemalim Türküsü - Cemalim Türküsünün
Hikayesi
Cemalim
Şen olasın Ürgüp dumanın tütmez
Kıratım acemi konağı tutmaz
Oğlum da pek küçük yerimi tutmaz
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Ürgüp'ten de çıktığımı görmüşler
Taşkadı'nın pınarına inmişler
Beni öldürmeye karar vermişler
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Cemal'in giydiği ketenden yelek
Al kana boyanmış don ile gömlek
Bize nasip değil ecelnen ölmek
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Türkü, öldürülen Cemal'e, karısı Şerife tarafından yakılmıştır Şerife, 90 yıldan fazla yaşamış, 30 Kasım 1993 günü vefat etmiştir 14-15 yaşlarında Cemal'le evlenmiş, mutlu geçen birkaç yılı Cemal'in öldürülmesiyle sona ermiş,bu hadiseden sonra bir oğlu ile ortada kalmıştır Bu hadisenin oluş şekli ve ona yakılan ağıtı/türküyü bana, Şerife'nin daha sonra evlendiği Hayrullah'tan olan oğlu İsmet Aksoy göndermiştir Cemal'in öldürülme hadisesi ve türkünün tam metnişöyledir:
Ürgüp'ün Karlık köyünün eşrafından ve varlıklı bir ailesinden olan Cemal, kalleşlikle öldürülür Herkesçe sevip sayılan Cemal'in ölümüne yanmayan kalmaz Eşi Şerife acılarını yaktığı ağıtla hafifletmeye çalışır Yetim kalan oğlu Mustafa da, birkaç yıl sonra hasat zamanı bir atın tepmesi sonucu ölmüştür
Ağıt, Şerife'nin ikinci kocası Hayrullah'ın sonraki yıllar Refik Başaran'a "Herkese bir türkü okudun ama, bana okumadın" diye sitem etmesi üzerine Cemal türküsünü plağa okur Cemal Hayrullah'ın aynı zamanda amcasıdır Onun öldürülüşü Şerife kadar Hayrullah'ı da etkiler Şerife'nin türkünün her çalınışında gözünden iplik, iplik yaşlar akıtmasını, Cemal'i bir türlü unutamamasını daima anlayışla karşılamıştır
Cemalim
Şen olasın Ürgüp dumanın tütmez
Kıratım acemi konağı tutmaz
Oğlum da pek küçük yerimi tutmaz
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Ürgüp'ten de çıktığımı görmüşler
Taşkadı'nın pınarına inmişler
Beni öldürmeye karar vermişler
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Cemal'in giydiği ketenden yelek
Al kana boyanmış don ile gömlek
Bize nasip değil ecelnen ölmek
Cemalim Cemalim algın Cemalim
Al kanlar içinde kaldım Cemalim
Türkü, öldürülen Cemal'e, karısı Şerife tarafından yakılmıştır Şerife, 90 yıldan fazla yaşamış, 30 Kasım 1993 günü vefat etmiştir 14-15 yaşlarında Cemal'le evlenmiş, mutlu geçen birkaç yılı Cemal'in öldürülmesiyle sona ermiş,bu hadiseden sonra bir oğlu ile ortada kalmıştır Bu hadisenin oluş şekli ve ona yakılan ağıtı/türküyü bana, Şerife'nin daha sonra evlendiği Hayrullah'tan olan oğlu İsmet Aksoy göndermiştir Cemal'in öldürülme hadisesi ve türkünün tam metnişöyledir:
Ürgüp'ün Karlık köyünün eşrafından ve varlıklı bir ailesinden olan Cemal, kalleşlikle öldürülür Herkesçe sevip sayılan Cemal'in ölümüne yanmayan kalmaz Eşi Şerife acılarını yaktığı ağıtla hafifletmeye çalışır Yetim kalan oğlu Mustafa da, birkaç yıl sonra hasat zamanı bir atın tepmesi sonucu ölmüştür
Ağıt, Şerife'nin ikinci kocası Hayrullah'ın sonraki yıllar Refik Başaran'a "Herkese bir türkü okudun ama, bana okumadın" diye sitem etmesi üzerine Cemal türküsünü plağa okur Cemal Hayrullah'ın aynı zamanda amcasıdır Onun öldürülüşü Şerife kadar Hayrullah'ı da etkiler Şerife'nin türkünün her çalınışında gözünden iplik, iplik yaşlar akıtmasını, Cemal'i bir türlü unutamamasını daima anlayışla karşılamıştır
Bazen sevilirsin, bazen dışlanırsın..
Kimi dostun olur, kimi düşmanın ..
Birisi samimiyetle gelir, diğeri kıskançlıklarla ..
Varsın olsun, herkes istediği gibi yorumlasın seni ..
Eğer ki sen, " Sen gibi " kalabiliyorsan ;
Daima iyiye ve güzele talip olarak,
Yüzünde sessiz bir tebessüm ile hayata devam
Kimi dostun olur, kimi düşmanın ..
Birisi samimiyetle gelir, diğeri kıskançlıklarla ..
Varsın olsun, herkes istediği gibi yorumlasın seni ..
Eğer ki sen, " Sen gibi " kalabiliyorsan ;
Daima iyiye ve güzele talip olarak,
Yüzünde sessiz bir tebessüm ile hayata devam
25 Mayıs 2014 Pazar
24 Mayıs 2014 Cumartesi
23 Mayıs 2014 Cuma
Beni uzaklarda değil
Anlattığım her sözcüğün içindeyim...
Her daim seninle
Aşk coşkusunun avuçlarında
Yüreğinin en kuytu köşesinde
Düşlerinin en beyaz yerindeyim...
Ruhun sevdalı bir deniz
Ben ılık nisan yağmuru misali
Semadan tenine bir dantel gibi süzülürken
Sana olan sevdamı ilmek,ilmek
İşliyorum kalbime
Anlattığım her sözcüğün içindeyim...
Her daim seninle
Aşk coşkusunun avuçlarında
Yüreğinin en kuytu köşesinde
Düşlerinin en beyaz yerindeyim...
Ruhun sevdalı bir deniz
Ben ılık nisan yağmuru misali
Semadan tenine bir dantel gibi süzülürken
Sana olan sevdamı ilmek,ilmek
İşliyorum kalbime
22 Mayıs 2014 Perşembe
21 Mayıs 2014 Çarşamba
20 Mayıs 2014 Salı
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)